Nazlı Orta

GÖKYÜZÜNE MEKTUP

Nazlı Orta

Bayramlar biriktiriyorum sana. Çocukluğumdaki, rengarenk şekerlerimi ablamla paylaştığım bayramlardan farklı ama.. Sanki büyüdükçe, büyüyüşüme eş parçalanıyorum.

   Parçalarımdan vazgeçişimin hüznünü ikram ediyorum gelenlere. Oysa daha dün gibi hatırlıyorum; babamın ceketine bile zar zor kavuşan boyumla o sıcacık ve kocaman baba elini tutup bindiğim dolmuşta, beni sana getiren heyecanımı. Sana kavuştuğum anda ki gülüşün bana köyü, bayramı sevdiren herşeydi. Kendimi en güvende htiğim yerden ilk düşüşümdü öldüğün gün..

   Sen öldün ve ben o gün pamuk şekerlerimi gömdüm. Sen öldün ve ben bir evladın babası için ağlayamayışındaki gözyaşlarına şahit oldum. Sen öldün ve ben bir daha kınalar yaktığım avuç içlerimi güzelliklere yoramadım.

   Oysa bayram sabahları koşar adım giderdim çeşmeye. Ellerimi sana göstere göstere gelip çok tutmamış diye ağlamayı bile severdim. Bilirdim ki öyle yapınca alacaksın beni kucağına 'Gel bakalım günebakan çiçeğim tut ellerini güneşe' diyeceksin. Ben senin sakallarının kokusundaki huzuru ala ala mayıştığım ana dönüyorum her bayramda uykuyla uyanıklık arasında. Ve de sana akıttığım her damlamda.

    Şimdi bak bana, koca bir kadın oldum. Senin Elif'in gibi azıcık, çokça da anam dediğin o kadın. Senden sonraki bayramlarda umutla, hasretle, duayla ve bazen de hayal kırıklıklarıyla dolu mırıltılar ulaştırdım sana. Bu bayram ise başka. Senin aşka düştüğün yaştayım. Senin başladığın yerde sanırım ben kendimce bir varıştayım.

  Şimdi seni anıyorum göğsümde hiklerimle ağırlığımı göğe salıp. Sevdiğinle var ettiğin bir ütopya düşlüyorum sana bulutların ötesinde. Camlardan göğe bakan başka başka gözler görüyorum. Ne çok insan varmış gökyüzünde umutlarını asılı tutan. Sen gittin gideli ben bunu yeni anlıyorum.

   Karşı evde bir teyze varmış gözlerimizin kesiştiği ilk bayram bu. Teyzeyi ilk farkedişim. Yüzündeki kırışıklıklara aşina gibiyim. Gözünden akan damlaları yüreğimde hissediyorum dede. Birşey acıtıyor o anda içimi, tarifsiz bir acı duyumsuyorum. Tıpkı beni yetim bıraktığın ilk bayram gibi.

   O damlaları alıyorum, uçuca ekleyip gözyaşlarından yaptığım uçurtmamı göğe yolluyorum. Onu boyayıp bana geri göndermenin vakti geldi sanırım. Başka türlü yol alamıyorum. Hasretle ve de sevgiyle…

Yazarın Diğer Yazıları