Serkan GÜRTÜRK

Yanlış Anlamışlar

Serkan GÜRTÜRK

Siyasi partiler, kendi programları ve değerleri ile ülkeyi yönetmek amacıyla kurulan, bunun için de halkın teveccühünü almak için çalışmalar yapan sivil örgütlenmelerdir.
Her siyasi partinin amacı halkın desteğini alarak iktidara gelmek ve kendi programını uygulayarak ülkeye ve insanlığa hizmet etmektir.
Halkın desteğini almak da öncelikle halkın hissiyatı ve beklentilerine karşılık veren hamleleri hayata geçirmekle olur.
Halktan kopuk olmak nasıl yanlışsa,  halkın sevip saydığı ve toplumda karşılığı olan isimlerle yol yürümeleri de o kadar doğru olan bir harekettir.
Son aylarda genel ve yerel siyasette bazı siyasi transferlere ya da dirsek temaslarına şahit oluyoruz. Bazı yeni partiler yanında köklü ve güçlü partiler de ne hikmetse ve nasıl bir komplekse girdiler bilinmez, bazı eski tüfek siyasetçileri transfer ederek partilerine taze kan arayışına girme yarışındalar.
Kendileri bu tür geçişlere nasıl bakıyor ve bunlardan nasıl bir fayda umuyor bilmiyoruz ama toplum bu geçişlere sıcak  bakmadığı gibi artı bir değer katmayacağını ve hatta olumsuz sonuçlar doğuracağını dile getiriyor.
Yanlış anlaşılmasın, farklı bir partiden yeni bir partiye geçen ve bunun için defalarca rozet takma töreni yapılan şahıslara bir sözümüz yok. Onlar hangi düşünceler ya da beklentiler içinde olursa olsunlar sonuçta bir değişimi arzu etmiş ve adres olarak da başka bir partiyi görmüşler. 
İnsanların hayatında bu tür siyasi kırılmalar olur. Birçoğu bunu içinde saklar ve tepkisini sandıkta eski partisine oy vermeyerek gösterir, birleri de bunu siyasi bir ritüele ve törensel etkinliklere ya da ranta dönüştürerek sonuçlarından fayda umar. Dedik ya bu kendilerinin tercihi ve kararı.
Bu tür transfer ve geçişlerde asıl sorgulanması gereken siyasi partiler ve onların tutumlarıdır.  Daha doğrusu kendilerine geçiş yapan isimlerin partiye ne getirip ne götüreceğini sorgulaması gereken de yeni adres olan siyasi partiler ve bunların tecrübeli  yöneticileridir.
Kendilerine geçiş talebi olan isimleri elbette red etme gibi bir lüksleri olamaz. Ancak her gelen için de tekrar tekrar tören yapıp  bunu son yılların en büyük siyasi kazanımı olarak lanse etmenin tabandaki ve kamuoyundaki karşılığının ölçülmemesi büyük bir eksiklik olarak ortada duruyor.
Partilerin, eskiden beri kendilerine destek olmuş ve fakat zaman içerisinde bazı sebeplerle kırgınlıklar yaşamış samimi isimleri bırakıp, gelecek ve kariyer planlaması çok sırıtan ve bunu deklare eden geçişlerle övünmek ve bunu sıklıkla gündeme getirmek çok doğru olmasa gerek. 
Bizlerin bu köşeden sıklıkla dile getirdiğimiz eski ve samimi isimleri ziyaret ve onları yeniden misyona kazandırma teklif ve önerilerimizi anlaşılan bazı siyasiler anlamış ama ne yazık ki yanlış anlamışlar! 
Bizlerin teklifi, geçmişte çok başarılar elde edip siyasi nüfuzu olsa da günümüzde herhangi bir etki değeri kalmamış isimler ve onların ailesinden birilerini partiye katmak değildi. Hele hele başta en yakınları ve kendilerine güvenen yüzlerce insanı mağdur eden, omzunda büyük bir kul hakkı olmasına rağmen fütursuz ve umarsız davranan kişileri partiye alarak “ak”lamak hiç değildi. 
Tecrübeli siyasetçi odur ki her hamlesini artı ve eksisi ile değerlendiren ve bunu vicdanıyla test edip sonra adım atan siyasetçidir. 
Tüm şehrin yakından bildiği gibi, Partisine bir faydası olmadığı gibi mazlum ve mağdurların ahını alan, oluşturdukları mağduriyeti telafi etme yerine, kısa yoldan büyük rantlar elde etmenin hırsı ve doyumsuzluğu sebebiyle düştükleri bataklığı, başlarına gelmiş tabi bir felaket ya da kaza olarak lanse edip buradan mağduriyet üretip telafisi için siyaseti kullanan isimler, partiye ne getirir bilinmez  ama çok şeyleri götüreceği kesin!

Yazarın Diğer Yazıları