Serkan GÜRTÜRK

Şehir Bunu Hak Etmiyor !

Serkan GÜRTÜRK

Şehirlerin kaderi, yöneticilerinin ve siyasilerin ufkuyla eş orantılıdır. Yöneticiler ne kadar vizyoner, ileri görüşlü ve ferasetli olursa, şehrin geleceği de parlak ve aydınlık olur.

Depremi ve ardından pandemiyi yaşayan bir şehir, yediği vurgunlar, hemen her kesiminde oluşan olumsuzları gidererek gelecekte gıpta ile bakılacak yeni bir şehrin temellerinin atılması için bir fırsat olabilirdi.

Ancak değil bu imkânı fırsata çevirmek, şehrin köy görüntüsüne bürünmesi hadisesinde bile başarılı bir süreç yönetilemeyen bir dönemi yaşadık.

Kamu kurumları ve özellikle vatandaşın en çok ihtiyaç duyduğu Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü ile AFAD, çok kötü bir sınav verdi vermeye de devam ediyor.

Depremden beri yaşanan süreç, ilgili bakanların zorlamaları ve sık sık ilimiz ziyaret etmeleri sonucu verdikleri talimatlarla yürüyor.

Yerel aktörlerin vatandaşın mağduriyetini giderecek ve işleri hızlandırarak sonuca ulaşacak bir karar ve hareketi kendilerinin başlattığına şahit olmadık, olamadık.

Sahaya inmeyi köylere gidip sadece resim çekip yayınlamak ve zaman zaman medyaya demeç vermek olarak anlayan ve algılayan bürokratların, vatandaşın sorununu çözmeyi geçtik, doğru dürüst bir bilgilendirme dahi yapamadıklarını görüyoruz.

Devletin tüm imkân ve bütçesi ile ilimizde olmasına ve 23 bin konut yapılmasına karşın, Cumhurbaşkanı ve Bakanlarımızın hemşerilerimizin problemlerini bir an önce çözme azim ve kararlılığına karşın, yerel bir türlü sağlanamayan süreç yönetimi ve vatandaşı doğru bilgilendirememe acziyeti, hem yerel hem de hükümete karşı bir tepkinin doğmasına sebep oldu.

Devletimizin üst yöneticilerinin, Elazığ’a yapılan yatırım ve bunlara harcanan paralara bakarak, “iyi iş çıkarmış ve önemli bütçe harcamışız” haklı tespitine ve gurur duymasına rağmen, şehrimiz halkında bunun karşılığı çok da yok ne yazık ki.

Son günlerde vatandaşın artık sorunları dile getirememesi, onların memnuniyetinin değil, “konuştuk da ne değişti, bunlar bildiğini yapıyorlar” tepkisinin bir yansıması.

Bu kadar acılar yaşayan bu şehrin kaderi ufuksuz, vizyonsuz bürokratlara emanet edilmemeliydi. Tek derdi medya olan, tek amacı kendisini bir üst göreve atayacak bakanların gözüne girmek olan birileri bu şehrin geleceği ile oynamamalıydı.

Vatandaş artık bürokrattan ve bürokrasiden umudu kesmiş ve Allah’a havale etmiş. Bürokratları değiştirmek konusunda tek yapacağı şey Allah’a havale etmek olan vatandaş, elinde olan ve yeri ve zamanı geldiğinde kullanacağı bir kozu saklı tutuyor.

Şimdilerde her şeyin güllük gülistanlık gibi görünmesi gerçeğin de böyle olduğu anlamına gelmez. Ve her şeyden önemlisi de bu gerçekleri görmezden gelerek ve kendilerine bir şey kondurmayanların akıbetini hep birlikte göreceğiz.

Yazarın Diğer Yazıları