Serkan GÜRTÜRK

Kamu Malı Halkın Hakkı

Serkan GÜRTÜRK

Kamu kurumları, halk için çalışan ve kaynaklarını halk için kullanan kurumlardır. Bu kurumların hizmet gücü ve kapasitesi, maddi kaynakları ve bütçeleri ile iş orantılıdır.

Konuya gelelim. Malum 24 Ocak 2020 yılında 6.8 şiddetindeki depremle birlikte her alanda ciddi bir yıkım yaşadık. Binalarımız kadar, yaşadıklarımız ve kaybettiklerimizle ruhsal hayatımız ve psikolojimiz ciddi yaralar aldı.

Devletimiz, tüm kurumlarını seferber ederek halkımızın mağduriyetlerini gidermek amacıyla hızlı bir organizasyonla  çalışmalara başladı.

TOKİ, 25 bin konutla halkımıza en kısa sürede barınacakları konutlar inşa ederken, Elazığ Belediyesi de Abdullahpaşa Mahallesinde riskli alan ilan edilen bölgedeki binaları yaparak kat sakinlerine teslim etmek için adım attı.

TOKİ konutlarından daha büyük, iç ve dış mimarisi daha kullanışlı ve albenili, balkonları büyük ve kullanabilir nitelikte olan binalar için dört adada ihaleler yapıldı ve inşaatlar hızla yükseliyor.

Bu bölgede diğer adalarda da aynı projenin hayata geçirebilmesi için hak sahipleri ile protokol imzalama süreçleri devam ederken, bu bölgede, depremden kaynaklı kentsel sorunları hızlıca gidermek amacıyla ve Elazığ Belediye Başkanı Şahin Şerifoğulları’nın ısrarı ile Milli Emlak’tan Belediyeye devredilen alanlar için belirlenen metrekare birim fiyatlarının yüksek olduğu iddiaları birtakım çevrelerde dillendiriliyor.

Belediye, bu alandaki arsalar için vatandaştan 450 TL talep ediyor. Bu rakam, o bölgedeki resmi emlak değerinin en düşük bedeli. Ve yine bu bölgede emlak ofislerinin ifadelerine göre arsanın güncel metrekare fiyatı ise 3.000-3.500 TL aralığında.

Bu bölgede evi bulunan hemşerilerimiz 150 bin artı 4-5 bin arsa bedeli ödeyerek çok nezih ve konforlu bir ev sahibi olacaklar.

Belediyenin arsa bedeli olarak metrekaresine 450 TL gibi cüzi bir bedel talep etmesi ve şehrin kaynak ve imkânlarını yine şehir için kullanma istediği ve talebi, çok doğal ve olması gereken bir adımdır.

Kaldı ki yapılan bu uygulamanın doğru olduğunu, kendisince yanlış gördüğü belediye hizmetlerini eleştirmekten geri durmayan MHP Belediye Meclis Üyesi ve eski Belediye Başkanı Sayın Behçet Susmaz da ifade etmiş ve Başkan Şerifoğulları’na destek vermiştir.

Vatandaştan talep edilen arsa bedeli, bazı çevrelerce ifade edildiği gibi yüksek bir bedel olmayıp, Belediyenin kasasına girecek ve tüm şehre hizmete dönecek bir kaynaktır.

Şu an dört adada yapılmış ihalelerle yükselen ve piyasa zamlarından etkilenmeyecek olan binalara yaz aylarında tamamlanarak hak sahiplerine teslim edilecekken, arsa bedeli üzerinden yapılan manipülatif haberler sebebiyle belediye ile sözleşme imzalamaktan kaçınan birkaç kişi yüzünden çok sayıda hak sahibi mağdur olmaya devam edecek ve belki yeni yapılacak ihalelerle değişen ve yükselen inşaat maliyetleri sebebiyle her bir vatandaşımız 150 bin yerine bu kez 200-250 bin gibi bir rakamla yüz yüz yüze kalabilecektir.

Basit tartışmalarla küçük hesapların peşine düşmek, günün sonunda daha büyük bir maddi kayba sebep olacak ve birkaç kişinin takıntısı ile yüzlerce kişi mağdur olacaksa bu durum, izahı yapılacak ve konunun muhatabı daha geniş kitlelere anlatılabilecek bir durum değildir.

Çok değil, bir sene sonra Elazığ Belediyesi’nin yaptığı konutlar ile TOKİ tarafından yapılan konutlar mukayese edilecek ve insanlarımızın çoğu, “keşke bizim evleri de belediye yapsaydı” diyecektir. Bu gerçeği atlayarak yapılan yorum ve eleştirilerin de haksız olduğu, günü geldiğinde daha net görülecek ve anlaşılacaktır.

Yazarın Diğer Yazıları