Serkan GÜRTÜRK

İthal Aday Sendromu

Serkan GÜRTÜRK

Manşet haberimizde de dile getirdiğimiz gibi Elazığ’ın 14 Mayıs seçimleri sonucunda en önemli faktör ve etken Ak Parti’nin listesi olacak.
20 yıl boyunca ülkeye ve ilimize birçok önemli hizmetler yapmakla birlikte mental yorgunluk ve siyasette aynı yüzlerin yıpranmışlığı halkımızda yeni yüz beklentisini oluşturdu.
Halkımızın bu beklentisi ve özlemi, Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından da görülmüş olacak ki kendisi de sık sık yeni yüz vurgusu yaptı ve üç dönem kuralını uygulayacaklarını açıkça ilan etti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bu tavrı ve duruşu, milletvekili listelerinin oluşturulmasında görev alan alt ve üst komisyonlarda karşılık bulur ve son olarak Erdoğan’ın müdahalesi ile hayat bulur da yepyeni ve güçlü bir liste oluşursa, Ak parti ilimizde de ülke genelinde de iyi bir netice alabilir.
Tüm bu ilkesel yaklaşım ve beyanlara rağmen Ak Parti, halkın ve parti tabanının içini ferahlatan bir liste oluşturamazsa, bu durum en çok muhalefet partilerine yarar.
Ak Parti listelerinin zayıflığı karşısında özellikle kararsız seçmenleri Cumhur ittifakının diğer  partilerine yönelirken, CHP’nin ve İyi Parti’nin listesine yönelebilir.
CHP’nin adayı zaten belli. Gürsel Erol, “ben sizlerden bana sadece bir milletvekili değil, Bakan seçmek için oy istiyorum” diyerek çıtayı ve profili yüksek tutarak seçim kampanyası yürütüyor. Erol, olası bir millet ittifakı iktidarında Bakan olmasa dahi bir Bakandan daha etkili olacağı ve tüm Bakanlıkların imkânlarını ilimize seferber edebileceği konusunda da halkta bir şüphe yok.
Muhalefet milletvekili olarak dahi ilimize üç okul kazandıran bir siyasetçinin, iktidarın bir milletvekili olarak nasıl hizmetler yapabileceğini varın siz düşünün.
İyi Parti ise kritik bir eşikte duruyor. Parti, bir milletvekili çıkartabilecek oy oranından oldukça uzakta duruyor. Bu farkı kapatmak için de listesini güçlü,  oy potansiyeli olan, şehirde olan ve insanımıza her gün dokunabilen, seçildiğinde de  ulaşılması kolay olan bir profil istiyor.
Bu parti’de aday adaylığını açıklayan eski İzmir Valisi Cahit Kıraç’a uzun yıllardan beri şehirden kopuk, oy potansiyeli olmayan, insanların kolaylıkla ulaşarak sorununu aktarmada sorun yaşayacağı ve bürokrasinin soğuk yüzü olarak gördüğü için sıcak bakılmıyor.
Şehirden uzakta olan ve seçim sürecinde ilimize gelerek aday adayı olan ithal isimlere soğuk bakan İyi Parti tabanı, Elazığ halkıyla birlikte yaşayan, ilin sorunlarını ve çözüm yollarını bilen, teşkilatlara emek vermiş, tabanın yakından tanıdığı ve bölgesel oylara sahip isimlerle seçime girilmesi gerektiği konusunda hemfikir.
Bu seçimler, çok gezip parti felsefesi ve vaatlerini anlatmak yerine halkta karşılığı olan ve ulaşılmasında sorun yaşanmayacak isimlerle kazanılacak bir seçim olduğu için zaten kritik bir eşikte olan İyi Parti’nin iyi bir listeyle yarışa girmesini zorunlu kılıyor.Yoksa sonuç Yavuz Temizer'den daha aşağı olabilir!

Yazarın Diğer Yazıları