Ak Parti Elazığ’da hala il Başkanını atayamadı. İl başkanlığı yapacak bir isim ya da Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın sıklıkla ifade ettiği Ömerler bulunamadığı için mi atanamadı yoksa Ömer atamak birilerinin işine mi gelmedi bilinmez ama ortada yalın ve yakıcı bir gerçek var ki Ak Parti Elâzığ’da hala başsız ve başkansız...
Çok isimler geçti il başkanlığı için. Aslında çoktan atanmış ve göreve başlamış olacaktı üzerinde ittifak edilen isim...Ama ne olduysa önce ittifak bozuldu sonrasında da oyun(!)
Önceleri Ramazan Gürgöze gitsin de kim gelirse gelsin kırk katır mı kırt satır mı metaforuna mahkum edilen heyet, aradan birkaç gün geçince ve önerilen ismin açmazları ve çıkmazları kamuoyunda konuşulunca hesap bozuldu.
Atanmasına kesin gözüyle bakılan isim birden bire gündemden düştü ve hatta atanma olasılığı olmayan isimlerin en sonuna itildi.
Yeni arayışlar ve beklentilerin genç ve heyecanı olan bir isim üzerinde yoğunlaştı. Görev verildiğinde çalışma farkını ve teşkilatları harekete geçirerek önemli bir performans gösterecek ismi de bazı çevreler yıpratmaya çalıştılar. Ancak yıpratma malzemeleri olumsuzluklar üzerine değil, var olan ve il başkanlığında ve Ak Partinin geleceğinde olumlu etki olabilecek konular oldu.
Ak Parti’ye artı olarak yansıyacak güç ve özellikler nasıl olduysa ve nasıl tersinden yorumlandı ve buna akıl sahipleri nasıl inandı bu da ayrı bir tartışma ve sosyolojik araştırma konusu.
Sonra bir abi formülü konuşulmaya başlandı. Tecrübesi ve birikimleri ile teşkilatları toplayacak bir abi. Bu formülün işaret ettiği isim ise ne yazık ki Ak Parti teşkilatlanma yapısında olmayan bir duruş sergiledi.
En üst iradenin kendisini davet edip görevi tevdi etmesi gerektiğini çevresine söyledi. “Üç kişiden biri olarak davet edildiğim yere gitmem. Sadece tek olarak çağrılıp en üst irade tarafından görev tevdi edilirse kabul edebilirim” gibi bir yaklaşım ortaya kondu.
Üst iradenin böylesi pazarlıklı ve kendini ağırdan alıcı bir tarzı ve tavrına tepkisi ne olur o konuda da ciddi endişelerimiz var. Kasımpaşa jargonu bu tavrı nasıl okur, nasıl yorumlar, çok kestiremiyoruz.
Bu tavır ve üslup Ak Parti de çok yer mi ya da karşılık görürü mü bilmeyiz ama fazla nazın âşık usandırdığı bir gerçeği de hatırlatırız bazı isimlere. Kaldı ki hiç kimse vazgeçilmez de değil alternatifsiz de değil.
Kaldı ki kişi yük altında belli olur. Hiç hesapta olmayan ya da ismi geçenlerden biri belki de bu görevi daha iyi yapabilir ve güzel sonuçlar alabilir.
Dememiz o ki benden başkası yapamaz, ya da kamuoyunda ondan başkası toparlayamaz düşüncelerinin çok da gerçekçi olmayacağının örneklerini görebiliriz bu şehirde.
Yeni yüz ve yeni heyecanın tüm olumlu yönlerini ve gençlik heyecanının rüzgârını arkasına alan bir isim, tecrübeli olarak bilinen birçok isimden daha iyi ve etkili hizmet yapabilir.
Ak Parti Genel Merkezi de bunu gördü ve nazla-nuzla, şartlı-şurtlu görev bekleyen biri yerine amasız, fakatsız ve lakinsiz bir isimle yola devam etme kararının arifesinde geldi.
Bu şehir ve Ak Parti sahipsiz değil. Ve bir kişiyle kurtulacak, diğerleri ile batacak bir teşkilat hiç değil...Bu sözü istinasız herkes aklının bir köşesine not alsın.İleride çünkü lazım olacak!
