Serkan GÜRTÜRK

HARPUT'UN UNESCO'DA YER ALMASI BÜYÜK BİR BAŞARI

Serkan GÜRTÜRK

İlimizin tarihi ve kültür coğrafyasındaki önemine binaen Harput’un Unesco kapsamına girme girişimlerinde son aşamaya gelindi.Elazığ dediğimiz zaman Harput’la özdeşleşen bir şehrin değerlerinin ulusal ölçekli çalışmalarda yer alması ümit verici bir durum.Geçmiş medeniyetlere ev sahipliği yapan ve her metre karesinde bir çağın eserlerini barındıran Harput’un son çalışmalarla Unesco listesinde yer alması ilimizin kültürel ve tarihi değerlerine ışık tutacak.Son dönemlerde ilimizdeki kültürel anlamda yapılan çalışmaların ilimiz adına büyük kazanımları olacağını düşünüyorum.Elazığ Belediye Başkanı Mücahit Yanılmaz’ın ‘’Elazığ’ın kalkınması için öz değerlerine sahip çıkmakla yükümlüyüz’’söylemlerinin artık eyleme dönüşmesi önemli bir konu. Harput’un manevi değerlerinin yanında tarihimize ışık tutacak Harput’un tarih ve kültürü ile bir medeniyet şehri olması hususunu yanı sıra inanç turizmine öncülük eden bir merkez olması ilimiz ve bölgemiz için son derece üzerinde durulması gereken bir konu.Geçmiş dönemlerde liyakatsiz bürokrasinin Harput’u sadece önemli günlerde ibadetlerin yerine getirildiği ve yemek yenilmesi gereken bir noktadan öteye gidilmediğini gösteriyordu.Bu noktada özellikle Yanılmaz’ın Belediye Başkanı olduktan sonra her alanda Harput’a farklı bir bakış açısı  getirdi.Özellikle restorasyon çalışmaları kapsamında yaşadığımız coğrafya üzerindeki eserlerin ulusal değerler kapsamında yer alması daha önce ki çalışmaların ne kadarda altı boş olduğunu gösterir oldu. Harput'un Dünya Mirası listesine girmesinin yansımaları diğer ilçelerimize ve kültürümüze büyük bir önem sağlayacaktır.Bu tür çalışmaların özellikle turizm anlamında büyük bir öneme sahip ilimiz için azımsanamayacak nitelikte bir durum.Bu kazanımlar ilimizdeki turizm potansiyeline ivme kazandıracak.Özellikle son yıllarda hızla uzaklaştığımız manevi değerlerimizin kazanımında etkili olacak.Çocuklarımız doğup,büyüdükleri,okudukları şehrin tarihini ve kültürünü daha iyi anlayacak.Musikisi,mutfağı,örf ve adetlerimizin yeniden değer kazanacağı bir döneme giriyoruz.Geçmiş dönemlerde Turizm ve Kültür Müdürlüğümüz bu şehirde bu kazanımları yerine getiremedi.Abidik gubidik projelere onay vererek ilimize kazanımı bir buğday tanesi olmayan yerlerde zaman kaybı yaşadı.Gelinen noktada ilimizde hantal bir bürokrasiye öncülük ettiğini de geçmiş dönemde sıklıkla gündem getirmiştim.Şimdi bu müdürlükte kısa bir süre önce görev değişimi oldu.Şahsım adına ümit ediyorum ki Unesco kapsamında yer alan Harput’a öncülük edecek kurumların başını çeker .Harput’un Unesco kapsamına girmesinde Elazığ Belediye Başkanı Mücahit Yanılmaz’ın büyük bir emeği olduğunu biliyorum.Bu işe Elazığ Belediyesi tabiri caizse taşın altına elini değil,gövdesini koydu.Elazığ Valiliğinin manevi desteğini de göz ardı edemeyiz. İlimiz Valisi,Milletvekillerinin,stkların ve iş dünyasının ve tüm Gakgoşların manevi desteğini esirgememesi gerektiğinin altını çizmek istiyorum.Şehrimiz adına büyük bir başarı.Birlik ve berberlik içerisinde üzerinden gelinmeyecek hiçbir problemimiz yok.Emeği geçenlere teşekkür ediyorum.

 

AVRUPA BİRLİĞİ SİZİN OLSUN!

Pkk,Ypg,Pyd’ye destek veren Abd son günlerde Tsk’nın yapmış olduğu operasyonlarda terör örgütlerinin zayiat gördüğü noktalarda fotoğraflarda yer almaya devam ediyor.Ülke olarak bedel ödediğimiz bir süreçten daha geçiyoruz.Yapılanlar karşısında ihanetin her türlüsünü artık görüyoruz.Şartlar ne olursa olsun dik duruşumuzdan taviz vermediğimiz sürece terör örgütlerine karşı Türkiye’nin zafer kazanacağı aşikar.Diğer taraftan en büyük kapsamlı temizlik Fetö ‘ye karşı kararlılıkla devam ediyor.Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bire bir kararlılıkla sürdürdüğü mücadeleye Milli iradeden tam destek geliyor.Hiç bir şey eskisi gibi olmayacak.Geçmiş yazılarımda da değindiğim gibi Haçlı istilasının terör örgütleri ile birlikte Türkiye’yi bölmek için mücadelesi hemen yanı başımızda güvenlik koridorları adı altında kanton bölgeleri ve stratejik yerlerin taşeron bir devlet kurulması için  hummalı bir çalışma var.Türkiye bölgesine ve sınırlarına hakim olmak zorunda.Mondros Ateşkes Antlaşması gereği bedel ödediğimiz topraklarda en büyük hak tamamen Türkiye’nindir.Diğer taraftan hiçbir sınırı olmayan Emperyalist ülkelerin Ortadoğu’ya barış getiriyoruz adı altında bölgeyi kan gölüne çevirerek kendi sömürge sistemini geliştirmek suretiyle attığı adımların ters tepeceğini belirtmek isterim.Ülkemizin refahı ve güvenliği için bedel ödeyen Türkiye yaşanılanlar karşısında en doğru adımları atıyor.Susmak müdahil olmamak sınırımızdaki ve içimizdeki hainleri sevindirmekten öteye gidemez.Avrupa Parlamentosunun referandumdan sonra kendince aldığı kararları Türkiye tanımayacaktır.54 Yıldan bu yana Avrupa Birliğine dahil edilmeyen Türkiye artık Avrupa Birliğini istemiyor.Çünkü Türkiye’de yaşanılan terörsel faaliyetleri basın özgürlüğü olarak değerlendiren,hain darbe girişimini destekleyen  Avrupa Birliği’nin Türkiye’yi dizayn etme hevesi kursağında kalacak.Avrupa Birliğine en anlamlı tepkiyi Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan veriyor.’Sizlerin aldığı kararları tanımıyoruz.Alınan bu kararlar sizi bağlar’ ifadeleri milli iradenin Avrupa’ya en güzel cevabıdır.Yine bugün ülkemizdeki büyük bir çoğunluk Avrupa Birliğine girmemeliyiz yönünde hem fikir.Türkiye üzerinde oynanan entrikalara karşılık birlik ve beraberlik içerisinde yer almalıyız.Bugüne kadar yapılan adımlar hep bu yönde oldu.Türkiye mazlumların gür sesi olmaya devam edecek.Bizlere inanmak ve dua düşer.Sağlıcakla kalın…

Yazarın Diğer Yazıları