Serkan GÜRTÜRK

Farklılık da bir yere kadar..

Serkan GÜRTÜRK

Renkli ve farklı olma özelliği ile öne çıkmaya çalışan Ak Parti Elazığ  Milletvekili Mahmut Rıdvan Nazırlı, bugüne kadar hiçbir milletvekilinin yapmadığı bir çıkışla yine gündeme gelmeyi başardı.
Nazırlı, başta köşe yazarları olmak üzere halka bir milletvekili nasıl olmalı gibi en yaman soruyu sordu ve cevap bekledi.
Nazırlı, halktan bu talebini şu cümlelerle dile getirdi:
“Kıymetli hemşehrilerim,
Bir haftalık süreçte yoğun tempomuza kısa bir ara vermiştik. Bu hafta itibarıyla çalışmalarımıza kaldığımız yerden, daha yoğun bir tempoyla başlıyoruz.
Bu vesile ile başta Elazığımızın kıymetli köşe yazarları başta olmak üzere sizlerden "Milletvekilinden beklentinizi" anlatmanızı rica ediyorum. Köşe yazarlarımızın yazılarını ve sizlerin de bu paylaşımın altına yazacaklarınızı merakla bekliyorum.
"Sizce bir milletvekili nasıl olmalı? Ne yapmalı?"
Nazırlı bu paylaşımı ile aslında yönetime halkı ve medyayı da katmak istiyor. Doğru bir soru. Cevapların da doğru ve samimi olması lazım. Her ne kadar Milletvekili Nazırlı’nın paylaşımının altına “Gürsel Erol gibi olun yeter” gibi farklı maksatlı yorumlar yapılmışsa da vekil,  samimi olarak bir milletvekilinden dolayısıyla “benden nasıl olmamı istiyorsunuz?”  gibi samimi bir soru sormuş ve cevap bekliyor.
Sayın Vekili bir milletvekilinin görevlerinin ne olduğu, girişimleri, irtibatları ve halktan aldığı sorun ve problemlerin çözümünün nasıl ve hangi yöntemle olduğunu bilmeyecek kadar deneyimsiz ve siyasetten uzak biri değil.
Hem genel merkez hem İstanbul teşkilatlarındaki görevi hem de siyasette çekirdekten yetişme özelliğinden dolayı hem siyaseti hem de milletvekilliğini çok iyi bilen bir isim kendisi.
Bu gerçeğe rağmen sayın vekil halka;  “bir vekil nasıl olmalı” gibi bir soruyla bile aslında siyaset yapıyor. “Bakın ben halkımla barışığım ve onların görüşlerine önem veriyorum. Örnek bir yönetim ve iletişimi hayata geçirmek istiyorum ve bu yönümle diğerlerinden farklıyım” gibi bir düşünceyle yapılsa da biz bunu safa yatıp saf ve temiz duygularla yapılmış gibi algılayıp birkaç öneri sunmak istiyoruz kendisine.
Elazığ’ın sokaklarında büyüyen ve sonrasında büyük şehirlerde yaşayan bir milletvekili olarak bu kısa süre içerisinde şehrin birçok  sorunlarına vakıf oldunuz. Depremlerle yıkılan şehrin üzerinde hala toz bulutları var. Senet ve çeklerini ödemeyen esnaflarımız, hasadını yaptığı halde ürününü satamayan köylümüz, market market gezip indirimli ürün peşine koşan emeklilerimiz, iki üniversite bitirdiği halde işsizliğin pençesinde kıvranıp bir yere atanamamanın utancından ve cebinde çay ocağına gidip bir çay içecek harçlığı olmadığı için evden çıkmayıp psikolojik sorunlar yaşayan gençlerimiz var. Kısaca birçok yönden yıkılmış, yıpranmış ruh ve gönüller var bu şehirde. 
Bu gerçeklerle birlikte Ak Parti’yi bir umut ve ışık görerek oy veren ve destek olan büyük kitleler var. Bunların beklentileri ve sizlerden umutları var. Sizler haftalık görüşmelerinizi yapıp, bir takım ziyaretler gerçekleştirerek milletvekili görevinizi yaptığınızı ve bunun yeterli olduğunu düşünebilirsiniz. Oysa vatandaş sizlerden artık sözler, vaatler ve ok atıp patik örmek gibi zaten var olan projeler yerine şehrin kaderinde ve ekonomisinde kendini gösterecek adımlar atmanızı istiyor.
Halkın içine girmek, onlarla samimi sohbet ve çay içip resimleri yayınlamak, ilçelere Belediye otobüsüyle gitmek gibi davranışlar bir yere kadar götürür sizi.Bir yıl sonra bu şehre ve halkına dokunacak önemli adımlar atamazsanız tüm bu farkındalık ritüelleri ayağınıza dolaşır ve tepkilerle karşılaşırsınız. 
Elazığ’a dair zihninizde tek bir soru ve konu olsun. “beş yıl sonra Elazığ benimle ne kazandı” beş yıl sonra sırf sizin gayretiniz ve girişimlerinizle bu şehre bir hizmet, bir yatırım ve sadra şifa bir yenilik getirebilme azminiz ve hedefiniz olsun. İnanın ki bu bir milletvekilinin en önemli amacı ve hizmeti olur. 
Siyasetin elbette halkla birlik olma yönü ve vazgeçilmezliği vardır ve günün sonunda sizinle anılan bir eseriniz yoksa gerisi suya yazı yazmak, suda gölgenizi görmektir...

Yazarın Diğer Yazıları