31 Mart yerel seçimleri Türk siyasetinde yepyeni bir sayfa açılması sonucunu getirdi.1994 yılında başta İstanbul ve Ankara olmak üzere 40’a yakın il belediyesini kazanan Refah Partisi devriminden tam 30 yıl sonra CHP de 2024 devrimi yaptı ve ülke haritasını partinin rengi olan kırmızıya boyamayı başardı.
Bu başarı ve zafer gerçekten halkın CHP’yi bir umut olarak görmesi mi yoksa Ak Parti’ye CHP üzerinden vermek istediği bir ders ve mesaj mı sorusu hala tartışılıyor.
CHP’nin belediyelerdeki geçmişinin çok temiz ve parlak olmamasına, İstanbul ve Ankara’da geçmiş beş yıllık dönem içinde gözle görülür bir hizmet ve proje hayata geçirilemediği gibi hep olumsuzluklarla gündeme gelmesine rağmen CHP’nin bu iki belediyeyi açık ara kazanmasının tek izahı var o da halkın Ak Parti’ye sarı kart göstermesi.
14 ve 28 Mayıs 2023 seçimlerinde ülkedeki beka sorununu gören, FETÖ, PKK ile ABD’nin 6’lıyı masayı desteklediğini gördüğü ve bunu ferasetiyle anladığı için Cumhur İttifakı ve Erdoğan’a destek veren vatandaşlar, ülke açısından bir sorun ve sakınca görmedikleri 31 Mart seçimlerinde Ak Parti’ye net bir mesaj verdi.
Size mahkûm ve mecbur değiliz dedi ve “kimi aday yaparsak yapalım kuzu kuzu oy vermek zorundasınız” gibi genel merkez dayatmasına ve keyfiliğine net ama biraz da sert bir sarı kart gösteren vatandaşlar, “dört yıl içinde hatalarını düzeltmezsen kırmızı kartı da gösteririz” mesajını verdi.
Bu mesajın alındığına yönelik Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıklama ve konuşmaları var ama vatandaşlar benzer açıklamaları dinleyip yine bildiklerini okuyan bir Ak parti genel merkezi teamülünü çok iyi bildiği için bu tür gaz almaya yönelik beyan ve açıklamalara da artık çok güvenmiyor.
Yapılan bu seçimlerden sonra dört yıllık kesintisiz ve seçimsiz bir süreç Ak Partiyi bekliyor. Bu dönemde ekonomi konusunda ilerleme kaydeder ve enflasyonu tek haneli rakamlara düşürebilirse halk yeniden Ak Parti’ye yönelebilir. Ancak bunu başaramaz ve ekonomi ve işsizliği önlemekle birlikte Külliye ve kamu kurumlarından başlamak üzere ciddi bir tasarrufa gitmezse belediyelerden sonra iktidarı da kaybedebilir.
Önümüzdeki dört yıllık süre, Ak Parti’nin ülke sorunlarıyla baş edebilmenin zor ve çetin bir sınavı olacak. Ak Parti, bu sınavdan başarı ile çıkarsa önce 2028 ardından da 2029 yerel seçimlerinden zaferle çıkabilir ve umut olma konumuna yeniden yükselir.
Ak Parti’nin başarısızlığı ise CHP’ye yarar ve bu partiyi iktidara taşıyabilir. Hem de 6’lı masaya gerek bile kalmadan…
