Adaylık Ve Adanmışlık

14 Mayıs seçimlerinde Ak Parti’den 76 isim milletvekilliği aday adaylığı müracaatında bulundu. Bu sayının Ak Parti’nin daha güçlü olduğu 2018 seçimlerinde 74 olduğu düşünülürse, oy oranı kısmen de olsa düşmüş bir partiye daha çok müracaat yapılması ciddi bir gerçeği ortaya koyuyor.
Öncelikle Ak Parti, diğer partilerde olduğu gibi “aday adaylığı müracaat sayımız çok olursa daha güçlü gözükürüz” düşüncesiyle birilerine aday adayı olmayı telkin ve tavsiye eden yapay bir parti değil. Ak Parti, 20 yıldan beri ülkeye hizmetleri, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın akıllı dış politikaları ile dünyada etkin bir konuma gelmiş bir siyasi gelenek.
Bununla birlikte, halkın değerlerine sahip çıktığı, inanca, inandığı gibi yaşamaya, özgürlüklere vurulan prangaları, partinin bir oyla kapatılmaktan kurtulması, muhtıralar, Gezi olayları ve 15 Temmuz Darbe girişimlerine karşı halka dayanıp dik duran ve ülkeyi uçurumun eşiğinden kurtaran Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı bu yolda yalnız bırakmaya gönlü razı olmayan samimi dava adamlarının aday adayı olması da gösteriyor ki bu mesele kuru bir siyaset davası değil.
Geçmişte halkta hiçbir karşılıkları olmamasına rağmen birçok ismi Cumhurbaşkanlığı, TBMM Başkanlığı, Başbakanlık, Başbakan yardımcılığı, bakan, milletvekili, belediye başkanı, üst düzey kamu kurumlarının başına getiren ve fakat birçoğundan ihanet gören Erdoğan’ın onurlu davasına güç vermeye çalışan samimi aday adaylarının varlığı bu misyonun büyüyerek devam edeceğini gösteriyor.
Bu düşünceler ve samimi dava adamlığı ile 14 Mayıs seçimlerinde aday adayı olan isimlerden biri de iş insanı İrfan Yurten.
Ankara’da ikamet etmekle birlikte Elazığ ile bağını hiçbir zaman koparmayan, değişik dönemlerde Elazığspor’da ikinci başkanlık görevini yürüten, halen ilimizin başta turizm ve kültür-sanat olmak üzere birçok alanda gelişmesine katkıda bulunan Elazığ Kültür ve Tanıtma Vakfı Yönetim Kurulu Üyesi olan İrfan Yurten,Ak Parti milletvekili aday adayı olması Ak parti cenahında memnuniyet oluşturdu. 
Ankara’da hem siyaset hem bürokraside özel ve kadim dostlukları olan, hemşerileriyle sık sık birlikte olduğu sosyal çevresini her zaman geniş ve etkin tutan, Elazığlıların başkentteki işlerinin çözümünde destek olan Yurten, bu yönüyle her hemşerimizin Ankara’daki ilk uğradığı isim olarak da öne çıkıyor.
Sosyal yönü, her kesimle olan diyaloğu, samimi ve içten diyalogları ile çevresinde sevilen bir isim olan İrfan Yurten’in Ak Parti’den aday adaylığı müracaatı ilimiz adına da bir kazanım olarak görülüyor.
İrfan Yurten’in müracaatı ilimiz adına bir kazanım olsa da bazı isimlerin aday adaylığı müracaatında bulunmaması da önemli bir eksiklik ve kayıp.
Veysel Demirci, ülkemiz ve şehrimize kazandırdığı prestij projeler, altyapı, otoyol, köprü gibi önemli hizmetlerle öne çıkan, şirketlerinde binlerce Elazığlıyı istihdam eden, inşa ederek halkımızın hizmetine sunduğu okul, cami, Kur’an Kursu, taziye evi ile yaptığı sosyal yardımlarla hemşerilerimizin takdirini kazanmış bir isim.
Başta Ak Parti Genel Başkan Vekili Binali Yıldırım olmak üzere Ak Parti’nin önde gelen isimleri, birçok Bakan ve Ankara siyaseti ile bürokrasisi ile olan yakınlığıyla milletvekili olarak ilimize önemli katkıları olacak Veysel Demirci’nin aday adayı olmaması ilimiz adına da önemli bir kayıp olarak görülüyor.
Her ne kadar Demirci, şehrine hizmet için herhangi bir siyasi unvana gerek duymadan da ilimiz lehine projelerin takipçisi olsa da milletvekili ünvanlıyla birçok sorun daha kısa sürede çözülür ve şehre hizmet olarak yansırdı. Bizler kendisini aday olarak görmek istediğimizi dile getiriyor ama kendi kararına da saygı duyuyoruz. 
Söylememiz o ki 76 isim aday, Veysel Demirci ,Mehmet Aktaş gibi isimler de aday olmayarak adanmışlarını ve samimiyetlerini ortaya koymuşlardır. Aday olanlara da olmayan bu yürekli insanlara selam olsun!