Ahmet POLAT

GENÇLERE NE ZAMAN ŞANS VERİLECEK?

Ahmet POLAT

 

Türkiye’de spor anlamında en etkili ve geliri en yüksek olan sektör futbol…

Ülkemizde mikrofon karşısına geçen her kişi ahkâm kesip yeni yeni projeler anlatıp duruyorlar. Ancak; uygulamada ise maalesef sınıfta kalıyorlar.

Bu yıl Süper Lig Cemil Usta Sezonu Şampiyonu Medipol Başakşehir FK oldu. Geri planda kalan ve 4 büyük diye adlandırdığımız Fenerbahçe, Beşiktaş, Galatasaray ve Trabzonspor yaptıkları yanlış transfer harcamaları ve bütçeleri ile tüm sporseverlerin eleştiri odağı oldu. Fanatik düzeydeki spor severler her oyuncunun kaç para aldığı, kaç dakika oynadığı, hangi takımlarda oynadığı, kaç gol attığı ve kaç asist yaptığını ezberleyenler var.

Spor bir sosyal aktivedir ancak ilgisinin üst düzey olduğu ve pazar payının oldukça konuşulan, takip edilen bir sektör. Şunu söylemek zorundayız ki, sporda devamlılık alt yapıya vereceğiniz önemle orantılıdır.

Milyon dolarlık bütçe ayrılıp yabancı futbolculara verilen paraların % 50’sini değil de % 30’nu bizim gençlerimize verilse ne Messi’ler ne de Ronaldo’lar çıkar. Biz transfer etmeyiz; Avrupa bizden oyuncu ister.

Şimdi gelelim olayın gerçeklik boyutuna; Süper Lig takımlarının toplamda yani kulüp başkanlarının basına verdikleri demeçlerde 2 miyar Euro borcu var. Büyük takımlarımızın gelirleri ise temlitli ve Bankalar Birliğine borçlar yüzünden ötenmiş durumda.

Uzun süre birçok takımda forma giyen, A Milli Takım da kaptanlık yapan ve arından, bir dönem kulüp başkanlığı yapmış ve şimdilerde ise siyasetle uğraşan Kocaeli Milletvekili Saffet SANSAKLI şöyle bir öneride bulundu basında; ‘’İlk 11’de 2 oyuncu, 2 oyuncu da yedek kulübesinde toplam 4 sporcu. Değişiklikler bunlar arsında olacak. 4 oyuncunun da bunların alternatifi olacak sakatlık ve cezalı olma durumlarına göre toplam 8 oyuncu. 18 kulübümüz var 18 x 8 = 144 Süper Lig takımı ve 1 Lig içinde aynı uygulama yapılırsa toplam = 288 oyuncu. 2. Lig ve 3. Lig takımlarının toplamı = 90 Yani genel olarak 378 profesyonel takımımız var. 378 X 8 = 3024 futbolcu eder. Sadece üst lig yani Süper Lig ve 1. Lig bu sistemi 5 yıl uygularsa hem kulüplerin borcu kalmaz hem de alt yapıdan birçok sporcu çıkmış olur. Zaten alt yapıdan gelen oyuncular milyon dolarlar almıyor 5 ila 10 milyara oynuyorlar. Bizler ne yapıyoruz özellikle süper lig takımları milyon ya da milyar dolarlar verip 1 yabancı futbolcu alıyoruz. Milli takım nasıl gelişecek ve nasıl futbol ilerleyecek’’ Demişti.

Yani konu şuna geliyor ki işi bilene vereceksin kafan kulağın rahat olacak.  Maalesef ülkemizde herkes her şeyi çok iyi biliyor.

Bizler sporun içinden gelene bir görev vermiyoruz. Ne kadar para cebe indiririm ya da bu yıl bir reklam yaparım; önümüzdeki sezon ne olursa olsun.

 

KONUŞAN ÇOK; İCRAAT YAPAN YOK…

Bu konu başlı başına ele alınması gereken ve önem teşkil eden büyük bir yara. Şimdi bu önemli konuları gündeme getirmemek spora ihanet etmiş oluruz.

Bizler sporun her alanında görev almış ve tabiri caizse çamurundan yağmuruna kadar iliklerimize kadar hmiş, futbolcularla bir parça lokma yiyip onun psikolojisi ile etkilenmiş, ona hasbelkader destek vermişiz.

Bu önemli konu yıllarca birçok kesim tarafından dile getirilmiş ancak çözüm noktası ise maalesef havada kalmış.

Alt yapıya önem verilmediği müddetçe hiçbir takım başarılı olamaz. Günlük ve sezonluk başarı ise yabancıların ağzını sulandırır. Biz ülke olarak zengin bir ülke değiliz ama yabancıların tercih yeri olmuş durumda.

5. büyük takım olarak adlandırılan ve Bursaspor’un şampiyonluğu şimdi de Medipol Başakşehir’in şampiyonluğu ile 6. büyük takım mı olacak şimdi ?

Gündem bunlarla kafa karıştırılıp yine alt yapı nasıl olmalı ve neler yapılmalı diye bir adım atılmayacak bu kesin.

Büyük takımların savunması ise şu şekilde bizler arenada mücadele ediyoruz. Ülkemizi temsil etme boyutunda Arsenal, Real Madrid, Bayern Münih, Juventus ve Manchester City ile karşı karşıya geliyoruz bizi ezerler ve biz bu kadrolarla rezil oluruz diyecekler.

Çözüm belli aslında ama zaman ve sabır lazım. En önemlisi işi bilen kişilere yetki verilmesi lazım. Altınordu takımı ve Cengiz Ünder örneği daha ne diyelim ki.

Bizler aceleci bir milletiz; hemen olsun ve başarı hemen gelsin diyoruz.

 

HAZIRA KONMA ÇABASI…

Elazığ’ı ele alalım; şimdi Elazığ’ın 2 profesyonel takımı var. Elazığspor 2. Ligde, Elazığ Belediye spor 3. Ligde. Alt yapı anlamında neler üretildi ve hangi evladımız nerede.

Alt yapı diyoruz ama bu alanda da tam bir profesyonel takım gibi ekibin geniş ve araştırmacı, üretken ve işi bilen kişilerin görevlendirilmesi lazım. Biz ne yapıyoruz; resmi kurumda çalışıp para ile diploma alan ve kendini Fatih Terim, Mustafa Denizli gibi zanneden kişilerin egolarıyla uğraşıyoruz. Bu örneklemeler çok sayıda mevcut.

İşi ehli ile yapanlar muhakkak ki var. Bu takımlar ve antrenörleri ve de yöneticileri spor kamuoyu bilmekte. Bir kulübümüz yaş kategorisinde Türkiye Şampiyonluğu, bir hocamız ise okullararası nezdinde Türkiye’yi Avrupa’da temsil etme başarısı elde ettiler.

Bu evlatlarımız lisanslı futbolcular ama hedef daha üst kategori ve daha başarılı takımlarda oynamak olmalı.

Başarılı olanlara başkaları sahiplenip bize gelsinler ve bizde oynasınlar mantığı her var.  Bu başarı nasıl oldu ve ne zorluklarla gerçekleşti diye irdeleyen ve bende çalışırsam başarılı olurum düşüncesi yok. Hazırda olanı ben alayım da benden bahsetsinler ve ben ön planda olayım.

Şimdi bana hep imalı yazılar yazdın diyeceksiniz.

Elazığ Mehmet Ekşi, Hıdır Bilek, Mehmet Kaplan, Alaattin Tutaş, Erkan Aygün ve İlhan Aydın jenerasyondakiler gibi şanslı değiller. 

Kurum takımları bu alanda çalışıyorlar ve oyuncu yetiştiriyorlar ancak büyük takımlar bu gençlerimizi hep görmüyor ve görmekten geliyorlar. Bu sezon Bal Liginde de mücadele edecek olan takımlar bu gençleri tespit edip daha tecrübe kazandırıp profesyonel duruma gelirler inşallah.

Bu kulüp gibi İl Özel İdaresi ve Elazığ Belediyespor gibi kurum takımların çalışmalarını da göz ardı etmemek lazım.

Biraz gençlerimize bakalım. Gençler bizim her anlamda geleceğimiz…

Gençler siz büyüklerden destek ve imkan tanınmasını istiyorlar.

Kulak verin yetkili meriler; ülke spor anlamında gün geçtikçe kötüye gidiyor. Daha vahim olmadan bu kanayan yaraya dur demek bizim elimizde…

 

 

Yazarın Diğer Yazıları