Saadet Partisi Elazığ İl Başkanlığı İl Divan Toplantısı Yoğun Katılımla Yapıldı

Toplantıda gündene ilişkin açıklamalarda bulunan İl Başkanı Akın'ın ise şunları söyledi:

"Bugün 27 Şubat 2022, Saadet Partimizin bu güzel salonunda İl divan toplantımızı icra etmek için bir araya gelmiş bulunuyoruz. Buraya kadar teşrif ettiğiniz için hepinize ayrı ayrı teşekkür ediyorum. Toplantımızın en büyük hayırlara vesile olmasını Allah’tan diliyorum. Konuşmamı aktüel gündemi değerlendirmek üzerine kurdum, inşallah bu konulara değinip konuşmamı sonlandıracağım.

TÜRKİYE’NİN TUTARLI BİR DIŞ POLİTİKASI YOK !

*Her 15 sn de bir insan açlıktan ölüyor, Açlıktan ölen insan sayısı günlük 30 bin, yılda ise 11 milyondur.
*Dünyamız yangın yerine dönmüş işte gördüğünüz üzere Müslümanlar çeşitli coğrafyalarda açlık, yokluk ve zulüm altında inliyor. Komşumuz olan Ortadoğu ülkeleri kan gölüne dönmüş, sınırlarda binlerce insan kadın çocuk demeden sefalet içerisinde yaşıyor. 

Muhterem kardeşlerim;

*Hepimizin bildiği üzere Dünya üzerinde fiili olarak 6 blok tarihi süreçte varlık gösteriyor

1-Amerika-Kanada Bloğu
2-Orta Amerika-Güney Amerika Bloğu
3-Afrika Bloğu
4-Pasifik Bloğu
5-Avrupa Birliği
6-Slav Birliği(İşte Bugünkü Rusya,Beyaz Rusya, Ukrayna)

Amerika tek kutuplu Dünya hedefiyle, Rusya Federasyonunun dağılmasını fırsat bilerek, varolan 5 topluluğu ve topluluk oluşturması muhtemel olan Ortadoğu ülkelerini kontrolü altına almıştır. Son olarak kendisine potansiyel bir tehlike oluşturan ve emellerine engel teşkil eden Slav birliğini kırmak için Ukraynayı kendi tarafına almaya çalıştığını görüyoruz. İşte bugün çıkan savaşın nedeni de tam da budur.

Hepinizin gördüğü üzere Dünya üzerinde 6 blok var, herkes kendi birliğini kurma, güçlendirme ve koruma derdinde iken Türkiye kendi üzerine düşen tarihi vazifeyi yapıp asıl olması gereken birliği yani 7. bloğu kurmalıdır. Bu blok “İSLAM BİRLİĞİ bloğudur”.

Maalesef AKP 20 yıl boyunca Avrupa birliği kapısında beklediği için, İslam ülkeleri dağınık kalıyor, güçlenemiyor, karşı koyamıyor ve demoralize olmuş bir şekilde sürekli geriye gidiyor. 

Biz Saadet Partisi olarak bir an önce Dünya’da ABD ve Rusya arasındaki bu durumu fırsat bilerek;

İSLAM BİRLİĞİ BLOĞUNU kesinlikle kurmamız gerekiyor.

Bu nedenle;

1-İslam Birleşmiş Milletler Teşkilatını
2-İslam Askeri İşbirliği Teşkilatını
3-İslam Ortak Pazarını
4-İslam Ortak Para Birimini
5-İslam Kültür ve Medeniyeti İşbirliği Teşkilatını kurup bilimsel alanda da hızla bir ilerleme kaydetmeliyiz.

Eğer bunlar yapılmazsa ne olur! Sevgili kardeşlerim SOPA YERİZ! Tek kurtuluş birlik ve beraberliktedir, Ahlaktadır, maneviyattadır, cesarettedir, kalemdedir yani ilimdedir.

TÜRKİYE BİLGİYE DAYALI YÖNETİLMİYOR !

Yusuf Has Hacip derki; devlet cesaretle alınır, kalemle yönetilir. 

Türkiyemizin kalemle yani ilimle yönetildiğini kimse iddia edemez. Ülkemiz 20 yıllık boşvermişliğin bir sonucu olarak sosyal ve ekonomik anlamda büyük bir şok yaşıyor.

Düşünün ki;

Petrole lira lira zam geliyor,
Elektriğe, doğalgaza, yemeklik yağa, aklınıza gelebilecek herşeye %120 nin üzerinde zam geliyor, Bakınız  4 Aralık’ta Johns Hopkins Üniversitesi ekonomi profesörü Steve Hanke, Türkiye'nin gerçek enflasyonunu yüzde 111,28 olarak ölçtüğünü belirtti. Diğer taraftan TÜİK çıkıp kendi vatandaşını yanıltıyor. 

10 milyon vatandaşımız işsiz, 17 milyon vatandaşımız hanımı çocuklarıyla birlikte 50 milyon insan asgari ücretle geçiniyor. Yıllık faize ödenen para 222 milyar TL’yi buldu. 

Ordan biri çıkmış nolmuş efendim öderiz. Şimdi bu kişiye 222 milyar TL yi tahtaya yaz desen yazamaz. Ne anlama geldiğini de bilmiyor. Siz 1 milyar TL’yi 200 TL’lik banknot yapın, yola dizin, AY’a gidip gelip tekrar gidebileceğiniz bir uzunluk olur haberi yok. Durum bu kadar traji komik muhterem kardeşlerim.

İşte tüm bunlar Türkiyemizin malesef bilgiye dayalı yönetilmediğini, hamasete dayalı yani yiğitlik efelik sözlerle vatandaşın kandırıldığını gösteriyor. 

Peki Saadet Partimiz ne istiyor !

Bizim tek isteğimiz var. Milletimizden toplanan yine milletimizin cebine girsin, bunu istiyoruz.
Peki Milletimizden toplanan, yine milletimizin cebine nasıl girer?
1- öncelikle Ahlaka önem veren bir yönetim anlayışını hakim kılarak bunu yapabilirsiniz. Siz dünyanın en iyi kanunlarını da getirseniz, başına koyduğunuz kişinin ahlakı yoksa o makamı mutlaka istismar eder. Hiçbir şekilde vereceğiniz maaş o yöneticiyi motive etmez zaptedemez. Çünkü elinde daha ciddi gelir sağlayacağı imkanlar vardır. Bu yüzden Rüşvet yer, adam kayırır, hırsızlık yapar, vatandaş ucuz ekmek kuyruğuna girerken, kendisi vatandaşın parasıyla en lüks arabalara biner, en lüks makam odalarına ihtiyaç duyar, diğer taraftan millete acı reçeteler önerir. 

2-Bilinçli yani şuurlu bir yatırım ve yönetim anlayışını hakim kılmanız gerekir.
A)Önce, biz insanlarımıza iş imkanı oluşturacak yatırımlar yapmalıyız. Fabrika yapmak millete ömür boyu iş imkanı sağlar. Ancak köprüye hiç ihtiyaç yokken yeni köprü yapmak kimseye fayda sağlamaz. Bir kişinin hayatını iyi etmez. Kimin hayatını iyi eder, bunu hepiniz biliyorsunuz. Bir avuç istismarcının. Bu örnekleri çoğaltabiliriz.
B)Fabrikalar kurulması lazım dedik. Hadi kuralım demekle olmaz. Katma Değeri Yüksek ürün üretmek gerekir. Siz 1 yıl boyunca çalışıp yurt dışına 300 milyon dolara domates ihraç ediyorsunuz, elin Avrupalısı Amerikalısı sana 1 tane yolcu uçağını 400 milyon dolara satıp elindeki tüm parayı alıyor. Sende üretim yaptım diyorsun. Bu üretim mi oluyor. Nerde ucuz iş gücü gerektiren bir üretim varsa Türkiye’de yapılıyor. Avrupalı Amerikalı senin yeni girdiğin Sektörü bırakalı yıllar oldu sen daha yeni giriyorsun. Adam senin uğraştığın sektöre girmiyor bile. Neden ? bırak onlar domates üretsin ben ona uçak satarım, MR cihazı satarım, ilaç satarım diyor da onun İçin.

C)Bu ürünler üretilirken hammaddesine kadar üretilmesi gereklidir. İşte üretilmesini zaman tüm hammaddelerin yurtdışından aldığın İçin hepsi dolara bağımlı oluyor, dolar artınca otomatik olarak fiyatlar da bu yüzden artıyor. İşte bugün raflarda fiyatların artması bu yüzdendir. Ancak AKP bu gerçeği vatandaşımızdan saklıyor.
D)Ahlakı hakim kıldık, bilinçli yatırım yaptık, hammaddesine kadar ürettik, kime satacağız, Elin Avrupalısı senden almıyor. Çünkü büyük cirolu sahalar kendisinin elinde. Seni sokmak istemiyor sokmazda. Bunu bildiğimiz için ne dedik, gelin D8 leri kuralım buraya satalım. Ancak AKP ne yaptı burayı boş bıraktı, coğrafya tarumar oldu, İsrail senin boş bıraktığın her ülke İle el sıkıştı, soruyorum bu nasıl devlet idaresi, bu nasıl anlayış.

Maalesef ELAZIĞ’DA İSTİHDAM MEKANİZMASI İŞLEMİYOR. İSTİŞARE YOK.
Elazığ’da 30 bin kayıtlı işsiz insanımız var bunu konuşalım. ben burdan Sayın valimize soruyorum, siz, geçen ay il istihdam toplantısı yaptınız, işsizliği önleme ve planlama toplantısı yaptınız, ne kararlar alındığını açıklayın biz de bilelim vatandaş da bilsin. Bilsin de bu konuda bir çözüm üretiliyor mu, yoksa toplanıp dağılınıyor mu anlayalım ? Eğer birşey ürettiyseniz açıklayın. Bu mekanizma belliki işlemiyor, eğer işlemiş olsaydı kayıtlı 30 bin işsiz olmazdı. 

Bakın deprem konutları konusunda kimseyi dinlemediler vatandaş bunların yüzünüzden sürekli kaygılı bir şekilde bekliyor. 

TOKİ KİM YA ALLAH AŞKINA !
Uzağa gitmeye gerek yok Sürsürü örneği önümüzde. 
Bakın ordaki vatandaşlarımızdan bilgi aldık, muhtarımızla görüştük. Yani çok ciddi hak kayıpları var, adaletsiz bir şekilde arsa fiyatlandırmaları var, vatandaş evin değerini bilmiyor ne kadar mahsup edilecek onu bilmiyor, bu nasıl bir iş anlamak mümkün değil. Toki gelmiş burada tabiri caizse borusunu öttürüyor kimseye de hesap vermiyor. TOKİ kim ya Allah aşkına. Bu milletin arsasıyla bu milletin parasıyla iş yapıyorsun, kim oluyorsunda milleti dinlemiyorsun. İktidar milletvekilleri masaya yumruğunu niye vurmuyor anlamak mümkün değil. Böyle şey olmaz. Bir bakıyorsun geliyorlar istediği fiyata alıyor istediği fiyata satıyor böyle şey mi olur. Bir arsa 3 sene önceki fiyatından daha düşük fiyata alınır mı insanda vicdan olur. bu nasıl mantık anlamak mümkün değil. Bir an önce TOKİ, yarattığı mağduriyetlerin hesabını vermelidir düzeltmelidir.

DEPREM KONUTLARI HAYRINA MI VERİLİYOR! 
Diğer taraftan bir bakıyorsun Binalar yarım yamalak teslim ediliyor. Vatandaş giriyor 40 tane eksiği var. Yahu sen bu vatandaşa bu evleri  parasıyla vermiyor musun, hayrına mı veriyorsun ? Eğer parasıyla veriyorsanız evler vatandaşın istediği gibi olmalıdır. Siz hiç yarım yamalak, istemediğiniz bir planda, istemediğiniz bir katta, bir daireye para verip alır mısınız!  

3. Seneye girildi hala teslim edilmeyen evler var. Tüm evler bitse bile açıkta kalanlar var. Başlanmayan evler var. Sivrice de millet konteynerlerde 3 kış geçirdi. Kimse bunu konuşmuyor. Şimdi ordan birileri çıkmış efendim çok büyük bir iş yapıldı. Yapma ya, bilmiyorsan dön bak biraz araştır. MC hükümeti döneminde  Recai Kutan imar iskan bakanıyken 14 bin konutu 6 ayda teslim ettiler. Üstelik vatandaştan 5 kuruş para almadılar kimi aldatıyorsunuz siz. Artık hatanızı kabul edin bu işi yapamadınız. 

Bu vatandaşın problemi dostlar bizi alışverişte görsün mantığıyla çözülmez. Yahu bu memleket sizin yüzünüzden yanıyor. Siz ahlakı, adaleti, ekonomiyi bitirdiniz. Siz bu milleti aldatıyorsunuz ancak bu defa başaramayacaksınız çünkü Hak gelmiştir Batıl zail olmuştur. Işığın olduğu yerde karanlık olmaz. Sizin karanlığınız biz gelene kadardır. Burdan söylüyorum Siz yıkın biz yapacağız, siz yanıltın biz düzelteceğiz doğruları söyleyeceğiz . Asla Galip gelemeyeceksiniz. Gelemezsiniz. Boşuna sağa sola koşuşturmayın sonucu değiştiremezsiniz.

Allahın izni ve inayetiyle ilk seçimde Saadet Partimiz tüm bu yanlışlıkları düzeltecek insanlarımız huzur ve saadeti bulacaktır. dinlediğiniz için Hepinize teşekkürlerimi arzediyorum Esselamunaleyküm."