RAHAT MISINIZ ?

24 Ocak depremini tüm şiddetiyle yaşayan ve 41 vatandaşımızın hayatını kaybetmesi yanında binlerce evin yıkılması sonucu oluşan mağduriyetleri bir an önce gidermek için ilk saatten itibaren halkının yanında olan başta Cumhurbaşkanı olmak üzere tüm devlet erkânının gayret ve fedakârlıklarına rağmen bazı Milletvekilleri ile İl Genel Meclis Üyelerinin depremi kendi şahsi çıkarlarına alet etmesi ve birtakım menfaatler elde etmeleri şehirde infial uyandırdı.

DEVLETİMİZ BÜYÜK VE GÜÇLÜ

24 Ocak depreminin ardından anında milletinin yanında olan ve yaraları bir an önce sararak insanları güvenli barınaklara ve her türlü ihtiyaçlarının karşılanması için tüm kurumlarıyla çalışmalara başlayan devletimizin bu refleksi ve gayreti ile büyük takdir toplamış, halkımızın büyük teveccühüne mazhar olmuştu. Devletimizin kurumları yanında gerek ilimizden gerekse diğer şehirlerden halkımızın acısına ortak olmak ve onlara yardım malzemeleri ulaştırmak için yüzlerce STK ve onların gönüllü temsilcileri bir ay boyunca halkımızla iç içe olmuş ve desteklerini esirgememişlerdi.

BAKAN-VALİ BELEDİYE BAŞKANI

Depremin ilk saatlerinden itibaren halkımızın yaşadıkları mağduriyetin giderilmesi noktasında gayret gösterenler, Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın talimatlarıyla ilimize gelen başta İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, Sağlık Bakanı Fahrettin Koca ve zaman içinde ilimizi ziyaret eden bakanlar oldu. Yerel yöneticiler olarak da Elazığ Valisi Çetin Oktay Kaldırım, Elazığ Belediye Başkanı Şahin Şerifoğulları oldu. Yine başta İl Milli Eğitim Müdürlüğü, Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürlüğü ve Gençlik Spor İl Müdürlüğü olmak üzere diğer kamu kurumlarımızın da deprem konusunda önemli çalışmaları oldu.

DEVLETİN ÖNCELİĞİNE NE? SİZİN ÖNCELİĞİNİZ NE?

24 Ocaktan bugüne kadar sahada samimi olarak çalışan ve bunu sadece görevi olduğu için değil, halkımızın yaşadığı bu büyük felaket karşısında bir an önce ayağa kalkması için fedakârlıkla yapan yöneticilerimize rağmen, seçilmiş bazı isimlerin depremi bahane ve gerekçe göstererek küçük çıkarların peşinde koşması ve depremi kendi lehlerine fırsata çevirmeleri büyük tepkilere yol açtı.

OTEL PARASINA KADAR MI DÜŞTÜNÜZ?

Kamuoyunda sıkça dillendirilmesine rağmen hala muhatapları tarafından yalanlanmayan iddialara göre iki milletvekilimiz deprem kapsamında ilimizde bulunmalarını gerekçe göstererek ve kendilerinin bu görevle Ankara’dan gelen yetkililer statüsüne koyarak otel ücretlerini kamuya ya da kamudan ihale alan firmalara ödettirilmesi oldu. Elâzığ’dan vekil seçilen ancak şehirde bir evi olmadığı ya da olan evlerini kiraya verdikleri için olacak ki kendi otel ücretlerini halkın yetim malı olarak gördüğü kamu kasasından ödetmek gibi bir yanlışın içine düştükleri iddiası kamuoyunda en çok konuşulan konuların başında geliyor.

ÖZEL İDARE PERSONEL ALIMLARINA VATANDAŞ TEPKİLİ

Milletvekillerinin şahsi giderlerini kamu ya da kamudan ihale alan bir şirkete ödettirmesinin ardından bir skandal da özel idareye alınan personeller üzerinden yaşandı. Depremde hemen her ailede bir dram yaşanırken, işsizliğin ve yoksulluğun bellerini kırdığı on binlerce aile bulunurken il Genel Meclis üyelerinden bir Ak Parti, biri MHP diğeri de bağımsız üyenin yakınlarının sözleşmeli statüsünde işe alınmaları olayın tuzu biberi oldu. Deprem gerekçe gösterilip özel idarede işe başlatılan meclis üyelerinin yakınları ile ilgili, ne taraflardan, ne de ilgili kurumdan bir açıklama da gelmemesi vatandaşların tepkilerine yol açtı.

KURUMSAL SİYASET DE SUSUYOR

Yaşanan ve halkın büyük tepkisine yol açan bu konularla ilgili olarak siyasi kurumların ve onların sözcülerinin de sessizliğe bürünmüş olması ve herhangi bir açıklamama yapmaması da anlamlı bulunuyor. Söz konusu iddialarda kurumsal adı geçen Ak Parti ve MHP yerel yetkililerinin birinci ismi olmasa bile teşkilat yapısında bulunan disiplin ya da etik kurullarının harekete geçip geçmediği, bu konuları rapor edip ilgili kurullarında görüşülüp görüşülmediği ya da genel merkeze bildirilip bildirilmediği de merak ediliyor. Şehrin böylesine acılı ve sıkıntılı günlerinde gündeme düşen ve kamuoyundan büyük tepki toplayan olaylar konusunda ilgili partilerin sessiz ve tepkisiz kalmalarının durumu kabullenip sonuçlarına rıza gösterecekleri anlamına geldiklerini belirten siyasi gözlemciler, bu olayda ismi geçen şahıslarla birlikte partilerin de depremin enkazından çıkmakta oldukça zorlanacaklarını ifade ediyorlar.

KAMU VİCDANI YARALI VE ŞAŞKIN

Yaşanan bu gelişmelerden ve özellikle il özel idaresine halksız, etik ve objektif olmayan kurallarla istihdam edilen meclis üyesi yakınlarının kamu vicdanında ciddi yaralar açtığını, zor günlerden geçtiğimiz bu süreçte halka hizmeti kendisine şiar edinmiş, şahsi çıkarlar ve menfaatler elde etme yerine, ülkenin bekasını kendisine şiar edinmiş siyasi partilere mensup meclis üyelerinin küçük ve şahsi hesap peşine düşmelerinin şaşkınlığını yaşadıklarını ifade eden vatandaşlar, bu yanlıştan dönülmesi gerektiğini aksi takdirde iki siyasi partinin de kamuoyu nazarında etkisinin ve güvenirliğin kalmayacağını ifade ediyorlar.