DAHA NE DURUYORSUNUZ!..

ELAZIĞ, GEÇMİŞTEN BUGÜNE HER ZAMAN DEVLETİNİN YANINDA DURMUŞ, ÜLKENİN NERESİNDE OLURSA OLSUN YAŞANAN HER TÜRLÜ FELAKETE ANINDA KOŞMUŞ BİR ŞEHİR OLARAK AFET BÖLGESİ İLAN EDİLMEYİ HAK EDİYOR. VATANDAŞLAR, DEPREMİN İLK SAATLERİNDEN İTİBAREN ELAZIĞLILARIN YANINDA OLAN BAŞTA CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN İLE BAKANLARA MÜTEŞEKKİR AMA 18 BİN HASARLI BİNANIN OLDUĞU İLİMİZDE SİYASİLERİMİZDEN ELAZIĞ'IN AFET BÖLGESİ İLAN EDİLMESİ KONUSUNDA DAHA AKTİF OLMALARINI İSTİYOR.

DAHA NE DURUYORSUNUZ!..
TAKİP ET Google News ile Takip Et

24 Ocak 2020 günü yaşanan ve 41 vatandaşımızın vefatıyla sonuçlanan 6.8 şiddetindeki depremin ardından arama-kurtarma çalışmaları tamamlandı. İlk etapta depremde yıkılan biri Sürsürü mahallesi, ikisi de Mustafa paşa mahallesinde olan binaların enkazı da kaldırıldı. Yine depremde ağır hasar alan ve yıkılma tehlikesi bulunan İcadiye Mahallesindeki binaların yıkımı da sürüyor.

VATANDAŞ EVLERE GİREMİYOR

6.8 ile şiddetli bir şekilde sallanan ancak ilk etapta üç binanın yıkılması olarak görülen depremin asıl etkisi tüm eski binalarda ortaya çıktı. 2000 yılından yani yeni deprem yönetmeliğinin olmadığı dönemlerde inşa edilen birçok bina ciddi risk altında. Kolon ve kirişlerinde ciddi hasarlar oluşan bu binalara kat sahipleri giremiyor. Kaldı ki birçok bina, Valilik tarafından mühürlendiği için vatandaş içerde kalan özel ve değerli eşyalarını bile alamıyor.

Bu tür bina sahipleri riskten dolayı evlere giremeyip hayatlarını Afet koordinasyon merkezinin kurduğu ve tüm ihtiyaçlarının karşılandığı çadırlarda sürdürürken, evlerinde ciddi hasar olmayan hemşerilerimizin birçoğu da deprem anında yaşadığı korku ve travma sebebiyle evlerine giremiyor.

 

AFET BÖLGESİ İÇİN ORTAK ÇAĞRI

İlimizde yaşanan depremin ardından tüm şehir evsizlikle karşı karşıya kaldı. 2000 yılından önce yapılan tüm binalar risk taşıdığı için yıkılması ve yeniden yapılması gerekiyor. Rantı yüksek mahallelerde ve yeni imar planına göre belki kat sahiplerinden bir talepte bulunulmadan yenileri yapılabilir ama Mustafa paşa, Sanayi, Salıbaba, Kırklar, İcadiye, Rızaiye, Nailbey, Kültür, İzzetpaşa ve Yeni Mahalle gibi rantı yüksek olmayan bölgelerde kat maliklerinin kendi imkânları ile binalarını yenilemeleri mümkün değil.

Şehrin yeniden kentsel dönüşüm kapsamında yenilenmesi ve hayatın normale dönmesi için ETSO öncülüğünde tüm sivil toplum kuruluşları Elazığ’ın afet bölgesi ilan edilmesi için kampanya başlattılar. ETSO Başkanı Asilhan Arslan, depremin ilk saatlerinden itibaren hem arama kurtarma çalışmalarına katıldı, hem de ETSO binasını halka açarak her türlü barınma ve yeme ihtiyaçlarını karşıladı.

Elazığ’ın yeniden ayağa kalkması, ticari hayatla birlikte güvenli bir şehirleşme ve yapılaşma için afet bölgesi ilanı edilmesi gerektiğini hem basın açıklaması hem de bizzat yetkililere ileten ETSO Başkanı Asilhan Arslan’ın bu talebi büyük karşılık buldu ve sosyal medyada bir anda çığ gibi büyüdü.

ETSO Başkanı Asilhan Arslan, bakanlarla yaptığı görüşmeyi sosyal medya hesabından duyurdu:

Açıklamasında; “Ticaret Odamızda, İçişleri Bakanımız Sn. Suleyman Soylu, Sağlık Bakanımız Sn. Dr. Fahrettin Koca’nın katılımı ile gerçekleşen toplantıda, Valimiz Sn. Çetin Oktay Kaldırım, Milletvekillerimiz Sn. Zülfü Tolga Ağar, Sn. Zülfü Demirbağ, Belediye Başkanımız Sn. Şahin Şerifoğulları, ETSO Meclis Başkanı Sn. Ahmet Yaşar, STK temsilcilerimiz ve ETSO Yönetim Kurulu Üyeleriyle birlikte #ElazığAfetBölgesi olsun talebimizi ilettik. Sn. Bakanlarımızın ilk günden itibaren şehrimiz adına yaptıkları yoğun gayret ve çalışmaları takdir ediyoruz.”

BAKANLARDA AZAMİ GAYRET

Depremin daha ilk saatlerinde Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın talimatlarıyla ve özel uçakla ilimize gelen İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum ile Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, olağan üstü bir gayret gösterdiler.

Anında kurulan AFAT Koordinasyon merkezi, tecrübeli ekipleri ile sahaya indi. Sabah saatlerinden itibaren de diğer resmi kurumların arama kurtarma ekipleri de devreye girdi. UMKE, JAK gibi ekipler arama kurtarma çalışması yaparken ilimiz STK’ları da yardım malzemelerini ihtiyacı olan insanlara ulaştırdılar.

SURİYELİLER KRİZİ

Depremin ardından yardım malzemelerinin birçoğunu Suriyeliler tarafından alındığı, hatta bu insanların Elâzığ’da değil de başka illerden gelen Suriyeliler olduğu iddia edildi. Gerçek mağdurlara yardım ulaşmıyor, Suriyeliler alıyor tepkilerini dikkate alan valilik, Suriyeliler için Ataşehir mahallesinde ayrı bir çadır kent kurdu ve bu sayede şikâyetler de son buldu.

FIRSATÇILARA BÜYÜK TEPKİ

Depremden sonra gerek dağıtılan yardımlar gerekse kira fiyatları konusunda fırsatçılık yapanlara karşı halkın tepkisi büyük oldu. Halkın zor durumda olmasını kendi lehine ve fırsata dönüştürmeye çalışan insanlara hem sosyal medyadan hem de dağıtım merkezlerindeki vatandaşlardan tepki yağdı.

 

BAŞKAN ŞERİFOĞLULLARI HEP SAHADA OLDU

Depremin ilk dakikalarından itibaren halkın yanında olan Elazığ belediye Başkanı Şahin Şerifoğulları,  hem çalışmaları koordine etti hem de depremin yaralarının en kısa sürede sarılması için tüm imkânları seferber etti.

Tüm tesisleri, spor merkezleri, semt kütüphanesi ve Kültür park tesislerini halkın kullanımına açan başkan Şerifoğulları, Kültür parktaki tüm ikramları ücretsiz yaptı.

İş makinalarının tümünü seferber eden Başkan Şerifoğulları, belediye binasında çok az sayıda görevli bırakarak diğer tüm personeli yardım malzemelerinin dağıtımı ve şehrin dört bir yanında kurulan 25 sıcak aş noktasında görevlendirdi.

Depremin psikolojik etkisini gidermek üzere ADEM uzmanları çocuklara yönelik psikodestek programları yaptı, tiyatro birimi çocukların eğlenmesini sağladı.

PROTOKOL ZİYARETLERİ ÇALIŞMALARI KISMEN AKSATTI

Depremden sonra geçmiş olsun ziyaretleri için ilimize gelen bakanların dışında diğer tüm siyasilerin ve üst düzey devlet yetkililerinin ziyaretleri zaman zaman çalışmaları aksattı. Bazı birimler gelen yetkililere son durum bilgileri sunmak için azami gayret gösterirken, sahadaki çalışmaları bu ziyaretler çok etkilemedi.

Bu konuda yaşanan önemli bir sorun da protokol üyelerinin hemen hepsinin sadece yıkım yaşanan bölgelere  gitmeleri diğer bölgeleri ise es geçmeleriydi. Ancak başkan Şerifoğulları, protokol ziyaretlerinden her fırsat bulduğunda diğer hasarlı bölgeleri ziyaret etti ve oradaki insanların sorunlarını dinledi ve acil ihtiyaçlarının karşılanmasını sağladı.

AFET BÖLGESİ OLMANIN AVANTAJLARI:

Bütün sağlık hizmetleri, o bölgedeki herkese ücretsiz verilir. Devlet hastanelerinin yanı sıra, askeri hastanelerde ve özel hastanelerde bulunan hastalara da ücretsiz bakılır.

Bölgedeki ordu birlikleri, kendilerinden istenecek yardımları yapmakla zorunlu tutulur.

Yapılardaki hasarı tespit etmek için, gerekirse bütün illerden teknik heyetler görevlendirilir. Bunun için ilgili bakanlıklar, hükümet tarafından bölgede görevlendirilir.

Bölgedeki yurttaşlar, devletin ilgili birimleri tarafından bilgilendirilir ve bilinçlendirilir.

Kamu personellerine düzenli bir şekilde yolluk, harcırah, avans ödenir.

Bölgedeki her bir ailenin ve her bir bireyin psikolojik ve sosyolojik tedavisi için sosyal hizmet uzmanları ve psikologlar görevlendirilir.

Tüm maddi kayıplar devlet tarafından ödenir. Binaların yıktırılması ya da boşaltılması gereken hallerde bu durum mal sahibine bildirilir. (Mal sahibinin bu karara üç gün içinde itiraz etme hakkı bulunabilir.)

Bütün binalar ve yapılar için ayrı ayrı hasar tespit raporu düzenlenir. Hazırlanan hasar tespit raporlarına 30 günlük itiraz hakkı bulunur. Hasar görmüş binaların tamiri yapılıncaya kadar içine girilmesine izin verilmez. Evleri yıkılmış veya zarar görmüş yurttaşlara yeni ev tahsis edilir. Esnaflar için bütün bankalarda faizsiz kredi imkanı sağlanır.

Bütün şirketlerin, esnafların veya kişilerin devlet birimlerine ve bankalara olan borçları silinir veya borç süresi uzatılır. Bir yıl içinde tamir ettirilmeyen binalar yıkılır. Afet bölgelerinde fen kurullarınca tehlikeli görülen yerler yapı ve ikamet için yasaklanır. İmar planının değiştirilmesi gereken yerlerde, planlar 5 ay içinde yaptırılır. İzin verilen geçici baraka inşaatının 1 yıl içinde yıkılması zorunlu olur. Afetzedelerin taşınmasını gerektirecek durumlarda, bütün giderler bakanlık tarafından karşılanır.