Ülkesini, şehrini sevmek çoğu zaman yeterli gelmiyor. En büyük milliyetçi, ülkesini daha çok seven değil; ülkesi ve şehri için en çok çalışandır. Sözler değil, eylemler kişinin şehrini ne kadar sevdiğini gösterir ve bunu somut olarak ortaya koyar.
Bu şehirde yaşayanların çoğunun dilinden Elazığ sevdası düşmez. Mikrofonu eline alan ya da kürsüye çıkan birçok kişi, şehir sevdasına dair hamaset yüklü cümleler kurar. Lakin bu konuda herhangi bir adım atmaz; atanlara da laf yetiştirmekten, çamur atmaktan geri durmaz.
Son yıllarda ilimizde bir İdris Alan gerçeği var. Kiminle konuşsanız ve adı nerede geçse, anında “Şehirde sorunları dile getiren ve çözüm önerileri de sunan yürekli adam” cümlesiyle karşılaşırsınız.
İdris Alan, Ticaret ve Sanayi Odası’nın görevleri arasında olan sorumlulukları, Cumhurbaşkanı Erdoğan başta olmak üzere tüm ilgili bakanlara rahatlıkla söyleyebilen; hatta bu özelliğiyle dönemin Başbakanı Binali Yıldırım’ın konuşmasını keserek teşvik sorununu gündeme getirip sonuç alarak şehrin kaderini değiştiren bir medeni cesarete ve özgüvene sahip biridir. Teşvikle şehrin nereden nereye geldiğini bizlerden çok iş dünyası ve ekonomistler daha iyi biliyor.
Şehirde yapılacak hastane, ilçelerin yolları, havaalanında eksik olan bir cihaz, kurumların hantallığından kaynaklı kayıplar, turizmin geliştirilmesi, görevini hakkıyla yapmayan bürokratlar ve daha birçok konuda şehrin sorunlarını sahiplenip çözüm için gayret gösteren Elazığ TSO Başkanı İdris Alan, bugünlerde şehrin en önemli problemi ve acil müdahale edilmesi gereken mühim bir konuda daha inisiyatif aldı.
Şehrin tek markası ve tanıtım yüzü olarak bilinen Elazığspor’un ligin sonuna doğru şampiyonluğa yaklaşması ve bu süreçte desteğe ihtiyaç duyması üzerine Başkan Alan, “Şimdi değilse ne zaman?” dedi ve şehri Elazığspor etrafında kenetlenmeye davet etti.
Başkan Alan’ın bu çağrısı; Elazığ Valisi Numan Hatipoğlu, Elazığ Belediye Başkanı Şahin Şerifoğulları, Esnaf Odaları, STK’lar, taraftar grupları ve iş dünyasında ciddi kabul ve destek gördü.
Çarşamba akşamı Elazığ TSO Konferans Salonu’nda gerçekleştirilen ve iki televizyon kanalından canlı olarak yayınlanan destek kampanyasına katılım ve ilgi yoğun oldu.
İş dünyasının önde gelen isimleri ciddi bağışlarda bulundular. Yine il dışında bulunan birçok hemşerimiz de yakılan bu meşaleye güç ve ışık verdiler.
Gecenin sonunda 23 milyon TL gibi bir rakama ulaşıldı. Ancak bu rakam son miktar değil. Programa telefonla bağlanan CHP Milletvekili Gürsel Erol’un “İl Özel İdaresi bu kampanyaya ne kadar destek olursa, ben iki katı destek olurum” açıklaması, gözlerin Elazığ Valisi Numan Hatipoğlu’na çevrilmesine sebep oldu. Vali Hatipoğlu da bir iki gün içinde bu rakamı açıklayacak. Ardından Gürsel Erol’un da bunun iki katı bir miktarı bağışlamasıyla birlikte kampanyanın 30 milyon TL gibi ciddi bir miktara ulaşması bekleniyor.
Biz tekrar konumuza dönelim. Şehrin sorunlarını sahiplenmekle birlikte, bunların çözümüne katkı sunmak ciddi bir cesaret ve yüreklilik ister. Elazığ TSO Başkanı İdris Alan, “Sahipsiz Elazığ” söylemine öteden beri şiddetle karşı çıkıyor ve bu cümlenin şehri negatif duygulara çektiğini dile getiriyor.
“Şehrin sahibi, bu şehrin tüm insanlarıdır” tezini savunan ve bunu hayata geçirmek için tüm riskleri göze alarak öne çıkan Başkan Alan, Elazığ’ı sözde değil, özde sevdiğini tekrar tekrar somut örneklerle ortaya koyuyor.
Şehrin böylesi yürekli, samimi ve aynı zamanda cesur karakter ve liderlere ihtiyacı var.
Elazığ için, Elazığspor için gerçekleştirdiğiniz tüm hizmetler için teşekkürler İdris Başkanım. İyi ki varsınız…
