Ferhat Hanedan Güven

Munzur'a, Tunceli Bal Evi Yakışır

Ferhat Hanedan Güven

Tunceli, doğanın kendini sakınmadan gösterdiği nadir coğrafyalardan biri. Bu coğrafyada üretilen her şey gibi bal da sıradan değil. Çünkü Tunceli’de bal, yalnızca bir gıda ürünü değil; doğanın, sabrın ve binlerce yıllık ekolojik dengenin süzülmüş hâlidir.

Munzur Vadisi’nden Pülümür yaylalarına, Ovacık’tan Nazımiye’ye kadar uzanan geniş bir alanda; arılar, endemik bitkilerle beslenir. Türkiye’nin başka hiçbir yerinde bir arada bulunmayan bitki türleri, Tunceli balına eşsiz bir aroma ve besin değeri kazandırır. Kekik, geven, dağ nanesi, yabani adaçayı ve daha niceleri… Bu zenginlik, Tunceli’yi; bal üretiminde nicelikten çok nitelik açısından öne çıkarır.

Bugün Tunceli’de arıcılık, büyük ölçüde geleneksel yöntemlerle alın terine dayalı olarak sürdürülüyor. Kimyasaldan uzak üretim alanları, temiz su kaynakları ve yüksek rakım, balın kalitesini doğal olarak artırıyor. Ancak burada durup sormak gerekiyor:

Bu kadar güçlü bir potansiyel, neden hâlâ yeterince görünür değil?

Tunceli balı, raflarda yer bulan birçok markadan daha saf daha doğal ve daha karakterli. Fakat markalaşma, tanıtım ve pazarlama ayağında ciddi bir eksiklik söz konusu. Üretici üretiyor; doğa cömertliğini sunuyor fakat bu değer, çoğu zaman yerelde kalıyor.

Oysa yapılabilecekler oldukça net. Tunceli balı, yalnızca satılacak bir ürün değil; anlatılacak bir hikâyedir. Arının çiçekle kurduğu bağ, dağın rüzgârı, yaylanın sessizliği bu hikâyenin parçalarıdır.

Tam da bu noktada, Tunceli Bal Evi fikri yalnızca bir mekân değil; bir vizyon olarak ele alınmalıdır. Endemik bitkilerin tanıtıldığı alanlar, geçmişten bugüne arıcılığın anlatıldığı görsel sunumlar, üreticinin ürününü doğrudan sunabileceği resmi satış noktaları ve bal, polen, propolis gibi ürünlerin tanıtıldığı bir Polen Kafe… Bunların her biri, Tunceli balını anlatmanın görünür kılmanın güçlü araçlarıdır.

Bu çağrı; başta Tunceli Valiliği, Tunceli Tarım ve Orman İl Müdürlüğü ve Tunceli Arıcılar Birliği olmak üzere tüm ilgili kurumlaradır. Arıcılık, sadece bir tarımsal faaliyet değil; kırsal kalkınmanın, ekoturizmin ve yerel markalaşmanın anahtarıdır.

Tunceli balı, doğanın bu topraklara sunduğu sessiz bir hazinedir. Bu hazineyi korumak, anlatmak ve hak ettiği değere ulaştırmak ise artık bir tercih değil; ortak bir sorumluluktur. Munzur’un kokusu bal olur; yeter ki onu doğru anlatmayı bilelim.

Yazarın Diğer Yazıları