İngiliz Anahtarıyla, Demokrasiye Fransızlar
Ferhat Hanedan Güven
Yalnız bırakıldık şikayetiyle Avrupa’ya reçete yazdırmaya koşan, elindeki ingiliz anahtarıyla Demokrasi kapısını açacağı sanan CHP Genel Başkanı Özgür Özel bu tavrı ve yaklaşımı ile Malazgirt ruhuna yenik düşmüştür. Demokrasi makyajıyla aklanıp paklanlandığını sananlar Avrupa salonlarında Türk ve Türkiye düşmanlarından medet umurken yine Malazgirt kapısından içeri girerek Anadoluyu kadim bir Türk yurdu yapan ulu çınarlarada ihanet etmiştir.
Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’a cuntacı diyenlere ise o koca bir maziyi hatırlatmak amacıyla tarihe ayna tutmaları gerektiğinide söylemek lazım. 15 Temmuz gecesi cuntacılara, cunta severlere meydan okuyan Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’dır. Yine, yeniden Sayın Erdoğan’ı Cumhurbaşkanı seçtiren sandıkta AK Parti’yi birinci parti çıkaran, Cumhur ittifakı ruhunu sahiplenip o gece sokaklarda terör örgütüne başkaldıran aziz Türk milletinin tâ kendisidir.
Bugün Cuntacı diye hitap edenler cunta severler derneğinin hayali ürünü olarak lokallerde devrim masaları kuranlar açık ve net bir şekilde bilmelidir ki Türk milleti esir düşmeyecektir, Türk yurdu işgal edilemeyecektir. Uzaktan kumandalı araba misali siyaseti Avrupa Wi- Fi’si üzerinden dizayn etmeye kalkanların hevesleri de kursaklarında kalacaktır.
Biz Cumhurbaşkanımıza güvenirken, inanırken aziz şehitlerimizin emanetini koruduk. Yetim ve öksüzlerin kurduğu Anadolu’nun candan gönüle uzanan motiflerini savunduk. Ve bugünde Ulu çınarın gölgesinde Dünya beşten büyüktür diyerek bu yaklaşım ve duruş ile irademizi en net şekilde ortaya koyuyoruz.
Dün gezide, bugün şaraçhanede marjinal sol gruplar demokrasi maskesiyle demokrasiye Fransız kaldıklarını bir kez daha kanıtlamışlardır. Ülkemizin sokaklarını yani Anadolu’nun soluk borularını tıkamak isteyenler kadim tarihimize ve aziz milletimize düşmandır. Anadolu’nun nasihat sesi aziz annelerimize hakaret edenlerde yine bu sokaklardaki Avrupa kuklalarıdır. Ve bu kuklaların kumadası da manda ve himayecilerin elindedir.
Sonuç olarak; Bugün biz seçmenlerin görevi sandık başına gidip oy kullanmak ise siyasetçilerin görevi de seçilen Cumhurbaşkanıyla çalışmak, ülkemizin birlik ve beraberliğini korumaktır. Ve biz nasıl Avrupa’da oy kullanmıyorsak seçilen de, siyaset yapanda bizi Avrupa’ya şikayet edemez ve etmemelidir.
